İklimlendirme sektöründe 40.yılını geride bıraktıklarını hatırlatarak sektörle ilgili değerlendirmelerine başlayan Ulpatek Filtre Genel Müdürü Ganim Dokuyucu, Türkiye’deki hava filtre sektörünün 2017 yılında yapılan yatırımlarla birlikte büyümeyi sürdürdüğüne vurgu yaparak şöyle devam etti: “Yatırımlarla birlikte sektörde çok fazla rekabet oluştu. Bu rekabet doğal olarak özellikle yeni kurulan firmalar üzerinde satış baskısı oluşturuyor. Bu firmalar sektörde kendine yer sağlamak için stratejilerini düşük fiyat üzerinden kuruyorlar. Bu durum ister istemez ürünlerde kullanılan hammadde ve işçilik kalitesini düşürdüğü için nihai üründe kalitesizlik yaşanıyor. Ancak Ulpatek, bu kısır döngünün içinde yer almadan, ürün kalitesini bozmadan, yaptığı Ar-Ge çalışmalarıyla, mühendislik altyapısı gerektiren ürün ve çözümleriyle sektördeki güvenilir firma imajını korumaya devam ediyor. Yurtiçi ve yurtdışı satış ekiplerimizdeki mühendis kadromuz ile projeye özel, doğru filtre ve filtrasyon çözümü öneriyoruz. Bu yaklaşımla firmamızın kurucu ortağı rahmetli Prof. Dr. F. Taner Özkaynak’ın çizgisini ve öğretilerini devam ettiriyoruz.”
Ganim Dokuyucu: “İç hava kalitesinin önemi artıyor”
Ganim Dokuyucu bilgilendirmelerini şöyle sürdürdü: “Dünyada ve ülkemizde sanayinin gelişmesiyle birlikte ortaya çıkan temel problemlerden biri de hiç kuşkusuz hava kirliliği. İç ve dış mekanlarda daha kaliteli havayı solumak, hijyenik ortamlarda üretilen ürünleri tüketmek, hastanelerde enfeksiyon risklerinin azaltıldığı sistemlerin altında tedavi görmek ve çevreyi koruyan sistemlerin içinde yaşamak insanların en doğal hakkıdır. Kaldıki; bir insan günde ortalama 1 kg yemek ve 2 kg sıvı tüketirken, buna karşılık 24 kg hava solumaktadır. Kirletilmeyen bir doğada yaşamak sadece insanların değil, aslında bütün canlıların hakkıdır. Bu yaşamsal ortamların sağlanması ve sürdürülebilmesi için atmosferde bulunan kirleticilerin ne olduğunu bilip buna uygun filtreleme sistemleri kurmak ve işletmek gerekir. Bu işle ilgilenen kişilerin de bu konunun önemini bilen ve bu sorumlukta davranan profesyonellerden oluşması gerektiğini düşünüyorum.”
“Nitelik, nicelikten önemlidir”
Ulpatek’in kullandığı ham maddeden ve malzemeden kesinlikle taviz vermediğini belirten Ganim Dokuyucu, şu ifadelere yer verdi: “Genel olarak bir HEPA filtre; filtre kâğıdı, hot melt (sıcak tutkal), poliüretan, çerçeve ve conta olmak üzere temel 5 ana malzemeden oluşur. Bunlara isteğe bağlı olarak yüzey koruma da (faceguard) eklenebilir. Kullandığınız bu malzemeleri çok iyi seçmeniz gerekiyor. Çoğu sektörde olduğu gibi hava filtre sektöründe de çok rekabetçi bir piyasa var. Bu rekabetin yarattığı satış baskısı, düşük fiyatlarla kar elde etme kaygısı, maalesef son dönemde hava filtre sektöründe yer almak isteyen firmaları, kullanılması gereken kaliteli malzemelerden taviz vermeye itiyor. Yaşamsal öneme sahip hava filtrelerinde kalitesiz malzeme seçiminden ve kalitesiz işçilikten dolayı kötü sonuçlar çıkıyor. Bunun sonucunda da filtrelerde kaçaklar oluşabiliyor. Bu kalitesizlik de müşterilere, nihayetinde insan sağlığına olumsuz etki ediyor. Yurtiçinde ve özellikle yurtdışında da ülkemizin güvenilirliğine zarar verecek bir imaj ortaya çıkıyor. Türk ürünlerine olan bakış açısı farklılaşıyor. Burada herkese önemli görevler düşüyor. Biz de Ulpatek olarak; mühendislik kadromuzla, test sistemlerimizle, alt yapımızla, satıştan sonra verdiğimiz hizmetlerle ve seçtiğimiz hammaddelerle sektörümüzü ulusal ve uluslararası pazarlarda en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. Çok ürün satmak yerine kaliteli ürün satmak ilkesiyle sektördeki duruşumuzu devam ettiriyoruz.” Ürün gruplarıyla ilgili de bilgilendirmelerde bulunan Ganim Dokuyucu, sözlerine şöyle devam etti: “Kaset filtrelerden HEPA filtrelere kadar geniş bir ürün ailesine sahibiz. Bütün filtrelerimizi EN 779 ve EN 1822 standartlarına uygun üretiyoruz. EN 779 standardı haziran ayından itibaren tamamen yürürlükten kalkacak, onun yerine ISO 16890 standardı gelecek. Standarttaki temel değişim, filtre kullanıcılarının ihtiyaçlarına göre filtre tercihini çok daha hassas yapabilme imkânı sağlamasıdır. Biz bununla ilgili sektörel bilgilendirmemizi yaptık. Şubat 2018 yılında yapılacak SODEX fuarında da bu bilgilendirmelerimiz devam edecek.”
“2017 yılı beklentilerimizi karşıladı”
2017 yılına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Ganim Dokuyucu, “2017 yılının Ocak ortasında 12.650 m2 kapalı alanı olan yeni fabrikamıza taşındık. Bu taşınmanın yarattığı finansman yükünü kendi öz sermayemizle karşıladık. Taşınırken üretim hattına yeni yatırımlarımız oldu. 2017 yılının ilk yarısında yeni fabrikamıza entegrasyon sağlarken, ikinci yarısında yeni fabrikamızın bizlere sağladığı avantajları satışlarımıza yansıttık. Ürün gruplarına uygun imalat altyapımızla proses hızlarımız arttı. Daha hızlı ve daha iyi üretim şartlarında üretim yapma imkânımız oldu. Böylelikle müşterilerimize daha hızlı hizmet verme şansımız arttı. Bizleri yurtiçinden ve yurtdışından ziyaret eden misafirlerimize, ürünlerimizi geniş bir teşhir alanımızda (show-room) gösterme imkânımız oldu. Bu altyapı avantajlarını kullanarak büyüme çizgimizi 2017 yılında da devam ettirdik. 2017 yılı sonunda firmamız 60 ülkeye ihracat yapan bir firma noktasına geldi. Bu yıl ihracat yaptığımız ülkelerle ticari ilişkilerimizi geliştirecek etkinliklerimiz oldu. Gelecek yıllarda ihracatta yakaladığımız olumlu çıkışın süreceğini öngörüyoruz. Ulpatek olarak hedeflerimizi satış rakamları üzerinden değerlendirmenin yanı sıra büyüme hedeflerini sektörümüze ve ülkemize katma değer yaratan ürünleri & hizmetleri sunmak olarak da belirliyoruz. Yıllardır sektöre yön veren ürünler sunan firmamız bu misyonunu 2018 yılında da yeni adresinde daha güçlü olarak sürdürecektir” dedi.